Takımımız ikinci yarıya başlarken yapmış olduğu transferler ile birlikte hem psikolojik olarak hemde şehrin tamamında bir heyecan yaratarak güçlü şekilde başladı.

Zorlu Artvin deplasmanın dan mutlak puan parolasıyla çıktığımız maçta elde etmiş olduğumuz 1-1’lik skor ile hem bir puan hem de moral kazandık. Özellikle maçın analizine geçmeden önce şunu belirtmeliyim ki; takımımız doğru yolda doğru adımlar atmaktadır. Üst sıralarda puan kaybeden takımların olduğu haftada Artvin temsilcisi ile aradaki puan farkının açılmamasını sağlamakta ekstra bir moral oldu.

Maçın nasıl geçtiğine gelirsek; özellikle takımı tv karşısında izlediğimi ve yorumlarken bu şekilde olacağını belirtmek isterim. Kısacası takım yüzü görmeden çok iyi izlemiş gibi her şeyi eleştiren yazarlardan olmak istemiyorum. Takımımız sahaya ideal kadrosuna yakın bir tertiple çıktı. Özellikle genç Hazarcan yerine sol defans olarak Oğuzhan’ın oynaması, Adem hocanın tecrübeyi biraz ön planda tutarak, takımın topa daha çok hakim olmasını ve fırsat bulduğunda da kontra ataklarla skoru elde etmeye çalışması gayet mantıklı bir seçim olarak göze çarptı. Geçmiş maçlardan farklı olarak da orta saha kurgusunu Yücel, Bulut ve Yusuf Akyel’den oluşturmuş. Burada da amacın topu orta sahada tutmaya yönelik ve koşan bir orta saha oluşturmak olduğu gayet açık. Bu planda yeteri kadar karşılık verdi ve beklenen orta saha mücadelesini yer yer Düzcespor kazandı. Bu noktada tek handikap Bulut’un erken sakatlanması oldu. Yerine giren Barış ile Bulut’un çok farklı karakterde olduğunu belirtmek gerekir. Özellikle Artvin gibi zor deplasmanlar da Bulut gibi soğukkanlı futbolculara çok ihtiyaç duyulmaktadır. Bulut çıktıktan sonra takımın on numara mevkisinde başarılı bir performans gösteren Yusuf, daha fazla geriye gelerek 8 numara pozisyonunda görev almaya başlamış buda bizim ileride top tutmamıza ve gerekli hücum varyasyonlarını yapmamıza engel olmuştur. Yusuf takımın orta saha da beyni olarak görev yaptığı her maç sağ ve sol açıklarımızın bol sayıda gol atacağını içeride ki Çankaya maçında gayet net şekilde tüm otoriteler kabul etmiştir diye düşünüyorum. Maçla ilgili konuşulacak diğer konuların başında takım içerisinde ki uyumun artması olarak göze çarpıyor. Özellikle son 20 dakikaya girildiğinde, yenik durumda olan bir takımın moral bozmadan ileriye yönelmesi ve Ömer Faruk’un içerisinde olduğu bir pozisyonda penaltı kazanarak puan için skora ortak olunduğu dakikalarda takımın kenetlenmesi gayet umut verici bir gelişmeydi. Burada Ömer’e de ayrı bir parantez açmak gerekir. Kendisini Çatalcasporda oynarken de dikkatle takip etmekteydim. Batuhan Karadeniz tarzında uzun boylu hava toplarında başarılı ayakları düzgün bir futbolcu. Takıma uyum sağladıkça golleri de sıralamaya başlayacağından ve takım arkadaşlarına açmış olacağı koridorlarla takımın gol atmasında katkısının çok olacağını düşünüyorum. Ayrıca Emrah Metoğlu’nun da takıma katılması ile birlikte ciddi bir rekabet olacaktır ve kazananın Düzcespor olması bizleri ziyadesiyle mutlu edecektir. Futbolcu performansları bazında bir başka dikkatimi çekense Metin ve Nevzat’ın iç sahadaki dinamizminden az da olsa geride kalmaları oldu. Onlar da yavaş yavaş saha farketmeksizin takıma katkı göstermeye başladığı takdirde bu takım kolay kolay puan vermez.

Yazıyı bitirmeden gruptaki dengelerle alakalı birkaç cümle belirtmek istiyorum. Özellikle şu görülüyor ki lider her hafta el değiştirecek. Kimse kolay kolay o liderlik potasında duramayacak. Her takım ikinci yarıya güçlenerek ve ateş hattından kurtulmak için girmiş. Alt sıralardaki takımlar üst sıralarda ki takımları yenebiliyor. Buda grubumuzun son derece heyecanlı geçmesinin işaretidir.

Düzcespor açısından ise çok önemli 4 maçlık bir periyot başlıyor. Burada alınacak 12 puan, 4 hafta sonra iç saha da oynanacak olan Erzincan maçının önemini artıracaktır. O maça kadar Erzincan temsilcisi puanlar kaybedecektir ve bizde iç sahada Erzincan’ın sıralamada üstüne çıkarak zirve tırmanışında bir rakibi saf dışı bırakmış olacağız. Bu takımın önü açık maç maç düşünerek içerde dışarda her maçı kazanmaya yönelik oynadığımız takdirde bu takım LİDER olarak üst lige çıkacaktır. Ben play-off gerilimini hiç düşünmüyorum. Şampiyonluğun favorileri Aksaray, Erzincan gibi takımların Düzce’ye gelecek olduğu bir ligde şampiyonluk için şehri havaya sokmak gerekir.

Hafta sonu Erzin mücadelesinde tüm şehir ayaklanmış ve stadı şampiyon takımın taraftarı havasına sokmak gerekir. Rakiplerimize de gereken gözdağı verilmiş olur. Şu an Aksaray takımının çekineceği tek takımın biz olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü iki takımın da taraftar potansiyeli eşdeğer. Umarım bu yarışı önde tamamlayacak takım Düzcespor olacaktır.