Kemal Kılıçdaroğlu

  • 2.12.2013 00:00

 

Kemal Kılıçdaroğlu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzünü Şangay Beşlisi’ne doğru çevirdiği bugünlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dört gün sürecek Washington gezisine başladı. Bülent Ecevit’ten sonra ABD’nin başkentine 37 yıllık aranın ardından ilk kez adım atan CHP Genel Başkanı sıfatını taşıyan Kılıçdaroğlu’nun Amerika gezisi parti açısından tarihî bir açılım, hatta bir devrim sayılabilir.

Önceki gün heyeti izleyen gazetecilere bilgi veren Kılıçdaroğlu, ABD Kongresi ve üç önemli düşünce kuruluşunun daveti üzerine Washington’a gitmeye karar verdiğini belirtti. Bürokrat kimliğiyle 90’lı yılların başında dört kez Amerika’ya gelen Kılıçdaroğlu “Tabii merak ediyorlar CHP nasıl bir parti? Ekonomi politikası, dış politikası nedir. Kendimizi anlatacağız,” dedi.

Kılıçdaroğlu ABD’li muhataplarına vereceği mesajları şu şekilde sıraladı: “Komşularımızın içişlerine müdahale etmenin doğru olmadığını. Bölgede nükleer silah istemediğimizi. İran’la yürütülen nükleer görüşmelerin başarıyla sonuçlanmasının bizde memnuniyet yarattığını. Suriye’de Cenevre-2’nin başarıyla sonuçlanmasını istediğimizi söyleyeceğiz.”

CHP lideri, Başbakan’ın “CHP yurtdışına gidip hep AK Parti’yi şikâyet ediyor” eleştirisine ise şu karşılığı verdi: “İki şeyi ayırmak lazım. Avrupa Birliği’ne gittiğimiz zaman Türkiye’yi tartıştığımız zaman [Erdoğan] onu Türkiye’yi kötülemek olarak algılıyor. Oysa biz AB’ye tam üye olmak istiyoruz. Çin’e gittik, Suriye’ye gittik, Irak’a gittik, Mısır’a gittik, Türkiye’yi oralarda eleştirmedik hiçbir zaman. Başbakan Brüksel’i dış dünya kabul ediyor, oysa AB bizim için dış dünya değil, çünkü biz o dünyaya girmek istiyoruz. Başbakan Dışişleri yetkililerini “monşerler” diye aşağıladı, sistem geriye dönmeye başladı. Her şeyi ben bilirim düşüncesiyle yola çıktılar. Bugün varılan dış politikadaki nokta çıkmaz artık.

ABD davetinin Gezi olaylarından sonra geldiğini teyit eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gezi Türkiye’nin prestijini yükselten bir olay. Gençlerin özgürlük ve demokrasi taleplerini dile getiren bir eylem. Biz başından beri öyle diyorduk ama AKP inkâr ediyordu.” Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na da gönderme de bulunan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Şimdi Amerika’yı ziyaret eden ve dönenler Gezi’yle onur duyduklarını ifade ediyorlar. Demek ki bu kadar etkili. AKP’nin izlediği politikanın çağdaş dünyayı rahatsız ettiğini görüyoruz. İktidarını baskıcı yönü görüldü. Türkiye’de özgürlükleri savunan, demokrasiyi savunan, bireysel hak ve özgürlüklerin alanının genişletmeye çalışan başka bir siyasal oluşum var mı? CHP’ye ilgi duyulması biraz da bu nedenle. Amerika da hangi cepheden bakarsanız bakın dünyanın en etkili gücü. Kongre’sinin ana muhalefet liderini davet etmesi dinlemesi gayet doğal. Düşünce kuruluşlarının da bu konuda merak içinde olmaları bizim açımızdan [önemli] bir gelişmedir diye düşünüyorum.”

Bu arada Obama’yla hayat hikâyelerinin benzediğini belirten Kılıçdaroğlu şu ilginç ifadeleri seçti: “Ben sıradan halktan birisiyim aristokrat bir aileden gelmiyorum. Obama da böyle bir aileden geliyor. Kimse hayal edemezdi, başkan oldu. Geldiğimiz noktada Amerikan toplumu aştı, güzel bir şey.” Ve Dersimli Alevi kimliğini kasdederek ekledi: “Türkiye de aşmak zorunda. Halktaki kutuplaşmayı eritebilir, siyasette sağduyuyu hâkim kılabilirsek oyların CHP’ye kaymaması için hiçbir neden yok.”

Kongre üyeleriyle buluşması ve başta Brookings Enstitüsü olmak üzere üç ayrı düşünce kuruluşunda konuşma yapması planlanan Kılıçdaroğlu’nun programı çok yoğun. Dün gece ABD’nin önde gelen Yahudi kuruluşları temsilcileriyle bir akşam yemeğinde buluşan Kılıçdaroğlu CHP’nin dibe vuran Türk- İsrail ilişkilerinde yapıcı rol üstlenebileceği mesajını vermesi bekleniyordu. Malatya’daki radar üssü için “İsrail kalkanı” ifadesini kullanan ve Erdoğan’a “sen Yahudi cesaret nişanı aldın” türü “suçlamalarda” bulunan eski, içine kapanık ulusalcı CHP çizgisinden sapıldığına işaret edilecek. Erdoğan’ın “Gezi olayların arkasında faiz lobisi var” türünden Yahudi karşıtı söylemleri Obama yönetimi nezdinde kredisini düşürdü. Dolayısıyla CHP’nin bu hamlesi ilgiyle karşılanacak.

Pazartesi günü Başkan Obama’nın Avrupa ile ilgili Ulusal Güvenlik Konseyi’ndeki danışmanlarından Karen Donfried ile biraraya gelecek olan Kılıçdaroğlu daha “yüksek düzeyde” bir muhatap için uzun süre direnmişti. Hatta istediği düzeyde karşılanmadığı takdirde Washington’u “boykot” edeceği dilendiriliyordu. Amerika’ya gelişi son üç ay zarfında netleşti ki bu Washington’da arzu edilen düzeyde muhatap “ayarlamak” açısından çok kısa bir süre. CHP saflarında daha düne kadar Donfried ile görüşmesi esnasında ya ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden veya Dışişleri Bakanı John Kerry’nin CHP liderinin elini sıkıp birlikte fotoğraf çekmeleri için uğramaları umut ediliyordu. Ancak bu son derece zayıf, hatta sıfır bir ihtimal. Oysa geziye vaktinde karar kılınsaydı bunlar da olabilirdi diyenler var. Aksine bunun bir devlet ziyareti olmadığı, dolayısıyla ABD teamüllerinde bir ana muhalefet liderine yüksek düzeyde kabulün sözkonusu olmadığını iddia edenler de var. Ne var ki, CHP’deki zikzaklar, verilen karışık mesajlar partinin imajını gölgeliyor.

Örneğin ilk belirlenen heyet listesinde bir tek kadın yokmuş. Amerikalılardan “Gri elbiseli yaşlı adamlarla aynı karede olmak istemiyoruz” itirazları gelince Şafak Pavey ve ardından İstanbul Milletvekili Ayşe Eser Danışoğlu, listeye eklenmiş. CHP heyetindeki diğer milletvekili isimler ise şöyle: Kamer Genç, Grup Başkanvekili Engin Altay, Aydın Ayaydın, Aytun Çıray, Aykan Erdemir, Osman Korutürk, Faruk Loğoğlu, Faik Öztrak ve Sezgin Tanrıkulu. Gezi’yi koordine eden eski Washington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu ancak Washington merkezli stratejik danışmanlık hizmetleri sunan genç sosyal demokrat Cenk Sidar’ın da katkıları olmuş.

ABD Dışişleri Bakanı’nın Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu yardımcısı Victoria Nuland Washington dışında olduğundan Kılıçdaroğlu yerine CHP’nin son zamanlarda yıldızı parlayan yenilikçi Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in ABD’de Dışişleri’nde temaslarda bulunması bekleniyor. Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in ABD Dışişleri’nde görüşeceği isimler şöyle: Avrupa- Avrasya bürosu müsteşar yardımcısı Paul Jones ve Güney Avrupa bürosu Türkiye masası şefi John Ice.

Ve son olarak ilginç bir not: Biz bu satırları yazarken Kemal Kılıçdaroğlu’nun Gülen hareketine yakın bir kuruluşun yetkilileriyle buluşması tartışılıyordu. CHP’nin Washington gezisinden notlar şimdilik bu kadar. 


amberin.zaman@gmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Yerel Haber (www.duzceyerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar