- 24.04.2012 00:00
Devletin kendisini yok etmek istediği sürece silah bırakmayacağını açıklayan PKK, Barzani'nin genel olarak Kürt sorununa Erbil merkezli yaklaşmasını da eleştirdi.
KUZEY IRAK GÜNCESİ
Kim ne dedi? Ne yaptı? Ne anlama geliyor?
23 NİSAN 2012 SAAT:18.00
ANKARA
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve BDP’li milletvekilleri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplanan TBMM Genel Kurulu’na katılmadı. AA’nın dünkü haberine göre BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, 23 Nisan etkinliklerine katılmamalarıyla ilgili olarak “Tavrımız Meclis’e değil egemenlik iradesini yok sayan iktidara karşı” dedi.
Selahattin Demirtaş başkanlığındaki BDP heyeti dün ABD’ye gitti. DHA’nın haberine göre BDP’liler ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon’un da aralarında bulunduğu kişilerle bir dizi görüşmeler yapacak. BDP’liler, Türkiye’nin ABD Büyükelçisi Namık Tan ile de bir araya gelecek.
KUZEY IRAK
Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, “PKK konusunda bizim tutumumuz açık ve nettir. Biz barışçıl tüm çabaları destekliyoruz, lakin silahlı çözümün yanında yer almayacağız” dedi. DHA’nın dünkü haberine göre Erbil’de gazetecilerle bir araya gelen Barzani “Bağımsızlık hariç hiçbir şey için Kürt gençlerinin kanının dökülmesine izin vermem” diye konuştu.
Fırat Haber Ajansı’nın Jamawar TV’ye dayanarak verdiği haberde ise Barzani’nin “PKK silahlı çalışmalarını sürdürse bile biz Peşmerge güçlerini PKK’ya karşı kullanmayız. Kürtler arasında bir iç savaş yaşanmasını istemiyoruz” dediği bildirildi. Haberde Barzani’nin ABD’deki temaslarında PKK konusunun gündeme gelmediğini söylediği de ileri sürüldü.
PKK
PKK, Başbakan Erdoğan’ın “PKK silah bıraksın operasyonlar durur” sözlerini “Kürt sorununun muhatabını savaşla bitirme niyeti” olarak değerlendirdi. Fırat Haber Ajansı’nın dünkü haberine göre örgüt tarafından yapılan açıklamada devletin ‘köklü bir karar değişikliği’ olmadan herhangi bir girişimlerinin olmayacağı belirtildi. Açıklamada Barzani’nin Türkiye’deki temaslarına ilişkin olarak “Görüşmelerde dile gelen konular tamamen dışımızdadır, bizi bağlamaz” denildi. Açıklamada “Artık Kürt sorunu parça politikasını çoktan aşmıştır. Dört parçadaki demokrasi ve özgürlük sorununa bütünlüklü bakmak ve ona göre net bir yol haritasını savunmak gereklidir” ifadesi kullanıldı.
PKK’nın askeri kanadı HPG, 22 ve 23 Nisan’da Haftanin ve Zap’a havan, obüs ve savaş uçaklarıyla bombardıman yapıldığını ileri sürdü.
GELİŞMELER NEYE İŞARET EDİYOR
Kaplan’ın sözlerine rağmen BDP’nin etkinliklere katılmaması ‘sistemden kopuş’ izlenimi bırakıyor.
BDP heyetinin ABD ziyareti, Kürt sorununa uluslararası dikkatleri çekmeyi hedefliyor. Kandil, daha önceki açıklamalarında 2012’de uluslararası boyutun Kürt sorununa daha çok müdahil hale getirilmesinin hedeflendiğini açıklamıştı.
Barzani’nin sözleri, 20 Nisan’da Ankara’da gazetecilere yaptığı açıklamaların yansımalarını kontrol etmeyi amaçlıyor. Barzani, Ankara’da net olarak “PKK’nın silahlı yönteme devam etmesi halinde baskı, nasihat ve her türlü yöntemle Kuzey Irak’ta kalmasına izin vermeyeceğini” ilan etmişti.
PKK’nın açıklaması Ankara’nın askeri olarak örgütü etkisiz hale getirme hedefini değiştirmediği sürece silahlı mücadeleye devam edeceğine işaret ediyor.
Açıklama Barzani’ye “Bağımsızlık için PKK’yı feda edemezsin” anlamına da geliyor. Diğer bir ifadeyle Erbil’e “Kendini değil, tüm Kürtleri düşünmek zorundasın” mesajını gönderiyor.
Kandil ve Erbil arasında Ortadoğu’daki Kürt nüfusa siyasi önderlik yarışının özellikle Suriye’deki isyan ve Irak’ın parçalanma sinyalleri vermesiyle birlikte kızıştığı fark ediliyor.
Barzani’nin Ankara iken “Benim kendi ajandam var, herkes kendine baksın” sözleri ve PKK’nın Barzani’nin Türkiye’deki temasları sırasında dile gelen konuların - yani PKK’nın silah bırakmaya ikna edilmesi, Kuzey Irak’tan çıkarılması vs. - kendisini bağlamadığını açıklaması, siyasi rekabetin şiddetlenmesinin somut ifadelerini teşkil ediyor.
ABD, AB ve Ankara’nın Öcalan’ın 27 Temmuz’dan beri devre dışı kalmasında uzlaşmasının ardında da PKK’nın mevcut ideolojik şekillenmesinin Ortadoğu’da Kürtlere biçilen gelecekle uyuşmaması yatıyor.
O yüzden PKK ve ekseninde yer alan güçler tek hedef olarak Öcalan’ı özgürleştirmeye kilitlendi, o yüzden çatışma bu denli şiddetli ve geri dönüşsüz hale geldi.
YAZARIN NOTU:
Ekim 2007’de Referans gazetesinde başlayan Ekim 2010’dan itibaren de radikal.com.tr sitesinde devam eden Kuzey Irak Güncesi yazılarında, esas itibariyle, “Kim ne dedi? Ne yaptı? Ne anlama geliyor?” temel felsefesi gereği verili anın ‘fotoğrafı’ çekilerek geleceğe dönük kestirimler yapılır. Yazar, Türkiye’de Kürt sorunu ve PKK konusunda herkese açık olan kaynakların taranmasından çıkan anlamlı verileri kullanır. Bu nedenle herhangi bir kaynaktan nispeten fazla alıntı yapılması somut durumun sonucudur. Konunun çok dinamik olması nedeniyle yeni bir gelişmenin ortaya çıkması halinde farklı bir kestirimin yapılabileceğinin bilincinde olan yazar, analize dahil edilen verilerin tarih ve saat ile sınırlandırılmasını zorunlu görür. Yazarın objektifliği temel kriter olarak alması, sorunun nasıl çözüleceğine dair bir fikrinin olmadığı anlamına gelmez. Bununla birlikte yazar ‘sürüden ayrı düşmeyi’ göze alır ve konuyla ilgilenenlere derli toplu bir kaynak da sunan farklı formatını korumaya özen gösterir.
Yorum Yap