Daha önceki yazılarımda Ebu zeri ve onun misyonunu az çok anlatmaya çalışmıştım. Bilindiği gibi gerek kendi ilimiz, bölgemiz, ülkemiz, kıtamız ve hatta dünyamız sorunlar ile boğuşmaktadır. Peki, ne yapmalıyız? Ne yapabiliriz?
Ebu zeri daha iyi anlamamız için onun üstadını(Muhammedî) iyi anlamamız gerekir. Öncellikle İslam dininin peygamberi olan Muhammedîn kendi devrinde yaptıkları, sosyolojik olarak incelenirse ve ondan hisse çıkarılırsa kendi yapabileceklerimizin ne olduğunu anlayabiliriz. Öyle ya kendi Risâlet görevini (vahyi taşıma) kendinden sonrakilerine bırakmıştır.

Bilindiği gibi Muhammed’e kırk yaşında iken vahiy gelmiştir ve vahiy ile beraber o cahiliye kültürü içinde hapsolmuş Arapları yirmi üç sene içinde bambaşka bir yere ulaştırmıştır. Bunu nasıl başarmıştır sorusunun cevabı: KUR’AN.

O günün Arapları; gerek kendi elleriyle yaptıkları puta tapmaları olsun, gerek kadına bakış açıları olsun(kız çocukları diri diri toprağa gömme, mirastan hiç pay alamama, hayat kadını olarak kullanılma, köle olarak kullanılma, şiddet görme),gerek baskın feodalite, gerek sınıfsal eşitsizlik, Gerek ahlaki değerlerde(anne-babaya iyilikte bulunmak, öksüzü hor görmek, yalan söylemek, verilen sözü tutmamak…) olsun müthiş bir toplumsal düzensizlik vardı.

İnsanlar Muhammedîn etrafında hangi ayet ile toplanmıştır sorusunun cevabı ise gayet açıktır. BU KIZ ÇOCUKLARI HANGİ SUÇTAN DOLAYI ÖLDÜRÜLDÜ(tekvir süresi 8-9. Ayet). Bu ses etrafında toplanan insanlar ve daha sonra gelen diğer ayetler ile o günkü Arap kavmi, başladıkları ve geldikleri nokta ile(peygamber dönemini kastediyorum) adeta tarihe silinmez harflerle isimlerini yazdırdılar.

Cahiliye kültüründe olanlar günümüzde de var mı? Diye soracağınıza hiç kuşkum yok. Var, var olmaz olur mu? Son yapılan araştırmalara göre her dört çocuktan biri kürtajla alınıyor(zorunlu haller hariç kürtaj bir cinayettir).Keza kadınların hali yine aynı şekilde. Ahlaki değerlerde olan bozulma ise hat safhada(yazılışı çok kolay ama kabullenişi hiç değil). Feodalizm gitti yerine daha beter olan kapitalizm geldi, Kapitalizm ’in bir sonucu olan sınıfsal eşitsizliği ne siz sorun ne ben söyleyeyim.

Günümüzün en önemli ayeti ise “BİR MİLYAR İNSAN HANGİ SUÇTAN DOLAYI AÇ”. Daha geçenlerde çoğunuzun bihaber olduğu Kübra hala aklımdan gitmiyor. Samsun, Tekkeköy ilçesi Cumhuriyet Mahallesi sokakta Kübra isimli bir bebek rahatsızlanması sonucu 112 acil servis ambulansıyla kaldırılırken yolda hayatını kaybetti. Polis olayla ilgili soruşturma başlatırken, çocuğun ölümünü şüpheli bulunması üzerine bebeğe OTOPSİ yapıldı. Yapılan otopsi sonucunda, Kübra bebeğin Fiziksel olarak çok zayıf ve MİDESİNİN BOŞ(AÇ) OLDUĞU TESPİT EDİLDİ. Evet, Kübra öldü ve her gün Kübragibi yüzlercesi ölüyor, hiç kimse bir bahane bulmasın, çünkü Kübra (lara)ya “hangi suçtan dolayı öldün(öldürüldün)?” sorusu sorulduğunda hepimiz, başımızı öne eğmiş olacağız.

Şüphesiz Muhammedîn yaptığı en önemli şey vahye ilk başta kendisini muhatap kıldı. Daha sonra ailesi, akrabaları, arkadaşları, bulunduğu şehir, yan şehir… Ve bu şekilde çerçeveyi genişletmiş ve daha sonra toplumsal ıslahatı yapmayı başarmıştır. Bunu da vahiy sayesinde yapmıştır.
Görülüyor ki o günde görülen tüm cahiliye kalıntıları ve daha da fazlası günümüz toplumlarında da görülmektedir. Öyleyse ayetlerin sesine kulak verilmeli, sonrada işe kendinden başlamalı. İnsanı ayakta tutan en önemli şey onun umutlarıdır. Daha güzel bir dünya umuduyla…