Namık ÇINAR
Namık ÇINAR

Gazete: Taraf GAZETESİ

Trakya’yı aşağılayıp Enver Paşa’yı yüceltmek

  • 9.12.2013 00:00

 Ekim 1912.


Balkan Savaşı daha doğru dürüst başlamamış; Bulgar, güç ve takatini henüz gösterebilmiş bile değildi.

Cephedeki tümenlerden birinin, saraya mensup bir kızla evlendirildiği için liyakatine bakılmaksızın kısa zamanda terfi eden ‘saray paşası’ komutanı, kolordu komutanına danışmak ve bilgi vermek gereği dahi duymadan, aklı sıra elindeki eğitimsiz redif askeriyle Bulgar kuvvetlerine karşı bir gece harekâtına kalkışacaktı.

Fırtınalı karanlığın içinde istikametlerini şaşıran taburlar birbirleriyle rastlaşacaklar; kimse kimseyi tanımayıp düşman zannederek karşılıklı muharebeye tutuşacaklardı.

Trakya’nın iliklere işleyen soğuğunda, havayı giderek bir korku saracak, tüm eratın yüreğini kaçma endişesi kaplayacaktı.

Bütün birlikler, hepsi birden dağılmaya başladılar.

Baruta ateş düşmüş gibi, firar bir anda yaygınlaşıvermişti.

Redif taburları korkunç kargaşalar içinde Kırklareli’ne doluşmaya başladılar.

Tatlı uykusundan uyanan kolordu komutanı, bozgunu önlemek için bağırdı çağırdı, hattâ yalvardı ise de, erat artık söz dinlemiyordu.

Paşanın yaverleri bile geri çekilme emri verildiğini sanarak, ne kadar evrak harita ve plân varsa, olduğu gibi bırakıp can havliyle karargâhı terk ettiler.

Hele bir tanesi, şaşkınlığından sadece komutanın kahve takımını götürmeyi akıl edebilmişti.

O yüzden paşanın, sonraki üç gününde teçhizat namına yanında yalnızca bu kahve takımı olacaktır.

Kırklareli İstasyonuna ulaşanlar, kaçmak için bir tren bulmuşlardı. Makinisti harekete zorladılar. Gar memuru ‘durun, hat üzerinde bu tarafa doğru gelen bir başka tren var’ dediyse de onu itekleyip geçtiler.

Henüz üç beş kilometre yol almışlardı ki, kafa kafaya çarpışan trenlerin sesi gecenin karanlığını yırtmış, cepheye gönderilen mühimmat bir yana, kaçakların cesetleri bir yana savrulmuştu. Artık ne geriye ne ileriye gidebilmek mümkündü.”

Gırtlağına kadar siyasete bulanarak orduyu ne hâle getirdiğine örnek olsun diye özetlediğim bu bozgunun mimarı ittihatçı zihniyetin, bir çırpıda olup biten Balkan Savaşıyla Adriyatik’ten Çatalca’ya kadar uzanan koca bir coğrafyayı yitirmemize nasıl sebep olduğu, nedense doğru dürüst yazılmaz konuşulmaz ve sorgulanmaz.

O nedenle bu öyküleri düne kadar Trakya’nın ancak sağ kalan son yaşlıları anlatırlar,

“Ey gaziler yol göründü yine garip ser’ime
Dağlar taşlar uçan kuşlar ağlar benim hâlime”

diye de türkü yakıp ağlarlardı.

Çünkü Sırp, Yunan, Karadağ ve Bulgar ordularının vahşetine terk edilerek çekilen, çekilirken de kızı kızanı kadınıyla yüzbinlercesi katledilen, milyonlarcası göçe zorlanan, kindar olmadığı için bugün artık sızısını içine gömen bu toprakların mazlum halkı, Anadolu belleğinin çoğu zaman anımsamaktan kaçınacağı bir kadre uğramıştı.

Siyaset kurumu dahi öteden beri, huysuzluk yapanların sırtını “Gazi, Şanlı, Kahraman” diye sıvazlayıp kesenin ağzını sonuna kadar açarken; uysal koyun saydıkları iyi niyetli Trakya insanını ise küçümseyerek ve hafife alarak, en çok katma değer üreten kentlere sahip oldukları hâlde, onlara harcanan payı düşük tutmak suretiyle köhne kalmalarına yol açmışlardır.

Son olarak da Başbakan, birkaç gün önceki Trakya gezisinde, “kendisi iktidar olmasın da ne olursa olsun” diyenlere benzetmek uğruna koskocaman bir gaf yaptı.

Balkan Harbi’nde ülkeyi batıranlar sanki İttihatçılar değilmiş de kurtarıcı imişler gibi anlattı.

Osmanlı’nın yıkılış sürecini sırtında taşıyan Trakya ahalisini Bulgar sempatizanı gibi göstererek, İttihatçı Enver Paşa namına aşağılamaktan çekinmedi.

Kökü Balkan acılarına ve göçmenliğine dayanan bir Trakya çocuğu olarak, “buralara Enver gireceğine Bulgar girsin” yalanını, soyumun sopumun hatırasına yönelik bir saygısızlık olarak algılıyor, şiddetle kınıyorum.


[email protected]
[email protected]

http://www.taraf.com.tr/namik-cinar/makale-trakya-yi-asagilayip-enver-pasa-yi-yuceltmek.htm

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Yerel Haber (www.duzceyerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar